Bellek Kaybıyla Nasıl Mücadele Edilir

Aşk'a İnanmışt'ı

Genel Yönetici
Staff member
Katılım
28 Mart 2008
Mesajlar
23.243
Tepki puanı
2.147
Puanları
163
Yaş
40
Bulunduğu Yer
ŞANLIURFA
Tuttuğu Takım
GALATASARAY
Hepimiz yaşlandıkça beynimizi her zamanki gibi işlek, zihnimizi açık tutmak isteriz. Peki ama bunu başarabilmenin en iyi yolu ne? Peki ama bunun için en iyi yol hangisi: Yürüyüş mü, bulmaca çözmek mi, resim kursu mu?

Bellek kaybıyla mücadele için en iyi yol hangisi?

Hepimiz yaşlandıkça beynimizi her zamanki gibi işlek, zihnimizi açık tutmak isteriz. Peki ama bunu başarabilmenin en iyi yolu ne?

40 yaşını geçmiş herhangi birine, yaşlanmayla ilgili en korktukları şeyin ne olduğunu sorduğunuzda hemen her zaman verilen cevap, bellek kaybı oluyor.

Yıllar ilerledikçe isimleri, yapılacak işleri hatırlayamaz olmak pek çok kişinin sorunu.

Beyin sağlığını korumak için yapılacak bariz şeyler var: Sigara içmekten vazgeçmek, aşırı kilolardan kaçınmak ve Tip 2 diyabete yakalanmamak gibi.

Ama beyninizi güçlendirmek için, siz neler yapabilirsiniz?

BBC, bu soruya yanıt aramak için Newcastle Üniversitesi'nin yardımıyla 30 gönüllü buldu.

Deneyimize başlamadan önce gönüllülere bellek ölçümü, problem çözebilme ve genel psikomotor hızı ölçümü (tepki süresi) gibi bir dizi test uygulandı.

Daha sonra herkese, ne zaman ve ne kadar hareket ettiklerini ölçecek faaliyet izleme cihazları takıldı.

Gönüllüler 8 hafta boyunca belli bir faaliyette bulunmak üzere, gelişigüzel üç gruba ayrıldı.

Bir grup gönüllüden haftada üç saat süreyle, soluksuz kalmanın eşiğine ulaşacak kadar hızlı yürüyüş yapmaları istendi.

Bunun arkasında yatan düşünce, yürüyüş yapmanın, daha doğrusu her türlü enerjik egzersizin beyne oksijenle zenginleşmiş kan pompalaması.

İkinci gruptan ise, çapraz bulmaca veya Sudoku gibi zihin oyunlarını çözmeleri istendi.

Bu gönüllüler de haftada üç saat süreyle bu faaliyetle meşgul olacaktı.

Bulmaca çözdürmenin arkasında yatan neden, beynin, tıpkı kaslar gibi zorlanmanın faydasını görmesi.

Sonuncu grup ise yine haftada üç saat süreyle bir resim kursuna gönderildi ve bir çıplak erkek modeli resmetmeleri istendi.

Sonuçlar

Sekiz hafta süren deneyin sonunda tempolu yürüyüş yapan gruptaki herkes genel sağlıklarında büyük gelişme hissetti. Özellikle tepe tırmanma işini çok daha kolay bulmaya başlamışlardı.

Bulmaca çözen gruptan bazıları, başlangıçta zorlansalar da 8. haftanın sonunda bulmaca tiryakisi olmuş ve hatta aralarında Sudoku oyununa dair bazı ipuçlarını değiştokuş etmeye başlamışlardı.

En hevesli grup ise, şüphesiz, resim kursuna gidenler oldu. Bazı gönüllüler haftada bir kez resim dersine gitmeyi zor bulsa da, gruptaki herkes bu faaliyetten çok hoşlanmıştı.

Ama zihin gücü bakımından en büyük ilerlemeyi hangi grup elde etti?

Bilim insanları, gönüllüleri yeniden testlere tabi tuttu; sonuçlar gayet açıktı.

Üç grup da biraz ilerleme kaydetmişti ama resim kursuna katılan grubun elde ettiği sonuçlar öne geçmişti.

Peki, resim kursuna gitmek niçin bellek sağlığı üzerinde daha etkili oldu?

Newcastle Üniversitesi'ndeki uzmanlarımızdan Psikolog Daniel Collerton, sağlanan yararın kısmen, yeni bir beceri öğrenmekten kaynaklandığını söylüyor: "Yeni birşey öğrenmek beyni meşgul ediyor ki bu çok önemli. Ne kadar yaşlı olursanız olun, beyniniz, değişerek tepki veriyor." diyor.

Resim yapmayı öğrenmek, kursa katılan gönüllüler için yepyeni bir sınav olmakla kalmadı; psikomotor becerileri de geliştirdi.

Bir görüntüyü resmetmek zihinsel olarak zorlu bir iş olmaktan öteye gidiyor. Elinizdeki kasların çizim yaptığınız kalemi veya boya fırçasını nasıl doğru şekilde yürüteceğinizi öğrenmenizi de gerektiriyor.

Bu deneyin bir diğer yararı da, haftada üç saat resim dersine gidenlerin resim çizerken veya tabloyu yaparken ayakta durmak zorunda kalmasıydı.

Daha uzun süre ayakta kalmak, kalori harcanmasında ve kalp sağlığının korunmasında yararlı oluyor.

Resim dersi sosyal bakımdan da daha faaldi ki, bu da zihin açıklığında yarar sağlayan bir unsur. Bu grup ders dışında da düzenli olarak buluşup birbirlerinden e-posta adreslerini aldılar.

Sonuçta resim kursuna giden grubun beyin sağlığını pekiştirmede üçlü yarar sağladığı ortaya çıktı. Gönüllülerden Lynn, resim yapmayı öğrenmenin beklemediği yararlar getirdiğini, şöyle anlatıyor:

"Benim işim, kısmen yazı yazmayı ve öneri sunmayı gerektiriyor ki, bu da zor ve uzun bir süreç. Benim disleksik olmam da ayrı bir güçlük yaratıyor. Ama resim kursuna gittikten sonra daha akıcı yazabildiğimi ve bir konu üzerinde daha iyi odaklaşabildiğimi gördüm. Zihnimi açtı."

Yazar: Michael Mosley
 
Back
Yukarı