Abyssal Fishes: Okyanusların çok derinlerinde yaşayan balıklar.
Acclimatization: Balığın yeni bir ortama veya farklı ilklim şartlarına adaptasyonu.
Acidic (Asidik,Asidite): Su içindeki hidrojen iyonlarının sayısının pH 7.0 altında olması. Ayrıca suyun asidik olması aşırı yemlemeninde işareti olabilir.
Actinic (Aktinik): Güneş ve benzeri ışınların kimyasal değişikler meydana getirme özelliği. Güneş ışınlarının potosentez için tam bir ışık spekturumu sağlaması.
Activated Carbon (Aktif Karbon): Deniz,tatlı su ve sudaki pisliklerin katı karbon tarafından absorbe edilmesi.
Adipose Fin (Adipoz Yüzgeç): Kuyruk yüzgeçine yakın, önünde ve sırt yüzgeçin gerisinde bulunan küçük dolgun bir tip yüzgeç. Tropheus'larda Adipoz yüzgeç yoktur, genelde yayın balıklarında görülür.
Adnate: Yapışmak, birlikte büyümek.
Aeration (Havalandırma): Oksijenleme amacı ile suyun hareket ettirilmesi, havayla teması.
Alkaline (Alkalinite): Su içindeki hidrojen iyonlarının sayısının pH 7.0 üstünde olması.
Air Pump (Hava Motoru): Akvaryuma hava vermeye yarayan elektrikli motor.
Algae (Alg): Küf, mantar ve şapkalı mantarlarıda içeren tek hücreli mikroskobik tiplerden büyük deniz yosunlarına kadar uzunan ilkel su bitkileri.
Alimentary Tract: Sindirim sistemi veya kanalı.
Alveolus, Alveoli (Alveol): Akciğerlede bulunan, bal peteklerine benziyen çukurumsu hücre.
Ammonia (Amonyak): NH3 Azot döngüsünün ilk adımıdır. Amonyak genellikle balıkların idrarı, ölü balık ve bitki artıkları sonucu oluşmaktadır. Balık ölümlerinin muhtemel sebeblerindendir. Balıkların büyük çoğunluğu için çok zehirli bir maddedir. Akvaryumunuzda sıfır olmasına dikkat edin.
Ammonia Tower: Biyolojik filtrasyonda kullanılan, biyolojik filtrasyon malzelerinin kullanıldığı plastik bölme. Su filtre malzemeleri arasından geçerken hava ile temas edip bakteriler sayesinde zehirli amonyak ve nitritin atılmasına yardım edilmesi. Bu ıslak/kuru filtrelerde bakteri gelişimini hızlandırır.
Amphibious (Amfibi): Karada ve suda yaşama yeteneği.
Anaerobic Bakteriler: Oksijensiz ortamlarda yaşayan bakteri çeşidi.
Anal Fin (Anal Yüzgeç): Balığın kuyruk bölgesine yakın, üreme organları ile kuyruk arasındaki yüzgeç.
Anabatoids: Atmosfer havasını soluyan balıklar, gurami,betta gibi.
Aerobic Bakteriler: Oksijenli ortamlarda yaşayan bakteri çeşidi.
Aragonite (Aragonit): Bazı deniz kabuklarının ve resif mercanlarının kalsiyum karbonat iskeletini oluşturan mineral.
Bacteria (Bakteri): Yaşamın başlangıçından beri varolan en ilkel tek hücreli canlılar, nitrojen çevrime yardım ederler.
Ballast (Balast): Floresan ve metal halide lambaların güç kaynağı.
Biological Filtration (Biyolojik Filtrasyon): Zehirli maddelerin parçalamasıyla oluşturulan süzme süreci. Bu parçalanma sürecinde yararlı bakteriler yardımı ile zararlı maddeler ayrıştırılarak daha zararsız hale getirilir, filtreler malesef zararlı maddeleri tamamen filtre edemiyor.
Barbel: Bazı balıkların ağız kenarlarında bulunan duyargalar kedi balıkları,yayın balıkları ve Loache türlerinde genelde yiyecek aramak için kullanılan anten benzeri organlar.
Berlin Method of Filtration: Canlı kaya ve protein skimmer kullanılarak yapılan biyolojik filtrasyon yöntemi.
Bicolor: İki renkli.
Brachiae: Solungaçlar, balığın solunumu ile ilgili organları.
Brachiocranium: Solungaçların yapısını destekleyen kılçıklı iskelet.
Brachiopoda : Saç gibi kaplı, kalp gibi atan bir beslenme organı ve sırt ile göğüs altı sübapları olan bir deniz yumuşakçası.
Brackish Water (Acı Su): Tatlı su ile deniz suyu arasında kalan bir çeşit su tipi, genellikle büyük göllerin veya nehirlerin okyonuslara aktığı yerlerde bulunur, tuzluluk oranı tatlısuya göre daha azdır.
Bubble Nest (Köpük Yuva): Kabaracık yuvası, labirentli balıkların yumurtalarını suyun yüzeyinde oluşturdukları kabarcıkların içene yerleştirdikleri yuva.
Buccal Incubation: Yumurtaları ağızda kuluçkaya yatırma.
Buffer (Tamponlayıcı): Suyun, içindeki pH değişimlerine dayanmasını sağlayan süreçtir. Suyun kalsiyum karbonat içeriği ne kadar fazlaysa tamponlama kapasiteside o kadar yüksek olur.
Caudal Fin : Kuyruk yüzgeçi, kuyruk.
Canine (Kanin): Diğerlerinde daha uzun,büyük ve konik şekilde olan diş.
Cannister Filter (Dış Filtre): Motoru ve haznesi akvaryumun dışında olan ve bir çift hotum yardımıyla suyu alıp temizleyen filtre.
Carbon Dioxide (Karbon dioksit): CO2 Canlıların ürettiği atık madde, bitkilerin fotosentez için kullandıkları temel ihtiyaç maddelerinden biri.
Carnivorous (Karnivor): Etçil, canlı balık avlayanlar.
Caudal Penduncle: Balığın kuyruğunu gövdesine bitiştiren dar kısım.
Calcium Carbonate (Kalsiyum Karbonat): CaCO3 Sert suda yüksek konsantrasyonlarda bulunan beyaz, kristalize bir mineral.
Cephalic Fins: Kafanın hemen yanında bulunan yüzgeçler.
Cheek: Balığın gözü ile kafası arasındaki bölge.
Chemical Filtration (Kimyasal Filtrasyon): Kimyasal reaksiyonla çözümlenmiş artıkların arıtılması.
Chiller (Soğutucu): Akvaryumun ısısını düşürmek için kullanılan soğutucu, akvaryum kliması.
Chloramine (Kloramin): Sular idaerisinin veya belediyelerin içme suyundaki mikropları öldürmek amacı ile kullandıkları kimyasal, balıklar için öldürücü, çeşitli su düzenleyiciler ile sudaki etkisi engellenebiliyor. Suyu uzun süre havalandırarak dinlendirmek kloraminin etkisini azaltmak için yeterlidir.
Chlorine (Klor): CL2 Sular idaerisinin veya beledeyelerin içme suyundaki mikropları öldürmek amacı ile kullandıkları kimyasal, balıklar için öldürücü olabiliyor, çeşitli su düzenleyiciler ile sudaki klorun etkisi engellenebiliyor. Suyu bir süre havalandırarak dinlendirmek klorun uçması için yeterlidir.
Chromatophores: Renkli pigment hücresi.
Cichlid: Asya, Afrika ve Güney Amerika'ya kadar uzanan bölgede yaşayan bir tür tatlı su balığının genel adı.
Cirri: Bazı soğuk su türlerinin gözünün üzerinde bulunan kısa bir organ.
Coitus,Copulation: Çiftleşme.
Conductivity (İletkenlik): Suyun geçirgenliği,iletkenlik.
Coral Sand (Mercan Kırığı): Mercanların ezilerek kum haline getirilmesi.
Cutis: Derinin iç tabakası,ikinci katmanı.
Daphnia (Su Piresi): Göllerde ve havuzlarda yaşayan küçük canlılar, su piresi
Deionizer: Mekanik ve kimyasal filtrasyonda çeşme suyunu akvaryuma vermeden önce suyun temizlenmesi işi yapan aygıt, bölüm.
Denitrification (Denitrifikasyon): Sudan azot ve azotlu bileşiklerin çıkarılma süreci.
Detritus: Akvaryum tabanına toplanan artıklar.
Acclimatization: Balığın yeni bir ortama veya farklı ilklim şartlarına adaptasyonu.
Acidic (Asidik,Asidite): Su içindeki hidrojen iyonlarının sayısının pH 7.0 altında olması. Ayrıca suyun asidik olması aşırı yemlemeninde işareti olabilir.
Actinic (Aktinik): Güneş ve benzeri ışınların kimyasal değişikler meydana getirme özelliği. Güneş ışınlarının potosentez için tam bir ışık spekturumu sağlaması.
Activated Carbon (Aktif Karbon): Deniz,tatlı su ve sudaki pisliklerin katı karbon tarafından absorbe edilmesi.
Adipose Fin (Adipoz Yüzgeç): Kuyruk yüzgeçine yakın, önünde ve sırt yüzgeçin gerisinde bulunan küçük dolgun bir tip yüzgeç. Tropheus'larda Adipoz yüzgeç yoktur, genelde yayın balıklarında görülür.
Adnate: Yapışmak, birlikte büyümek.
Aeration (Havalandırma): Oksijenleme amacı ile suyun hareket ettirilmesi, havayla teması.
Alkaline (Alkalinite): Su içindeki hidrojen iyonlarının sayısının pH 7.0 üstünde olması.
Air Pump (Hava Motoru): Akvaryuma hava vermeye yarayan elektrikli motor.
Algae (Alg): Küf, mantar ve şapkalı mantarlarıda içeren tek hücreli mikroskobik tiplerden büyük deniz yosunlarına kadar uzunan ilkel su bitkileri.
Alimentary Tract: Sindirim sistemi veya kanalı.
Alveolus, Alveoli (Alveol): Akciğerlede bulunan, bal peteklerine benziyen çukurumsu hücre.
Ammonia (Amonyak): NH3 Azot döngüsünün ilk adımıdır. Amonyak genellikle balıkların idrarı, ölü balık ve bitki artıkları sonucu oluşmaktadır. Balık ölümlerinin muhtemel sebeblerindendir. Balıkların büyük çoğunluğu için çok zehirli bir maddedir. Akvaryumunuzda sıfır olmasına dikkat edin.
Ammonia Tower: Biyolojik filtrasyonda kullanılan, biyolojik filtrasyon malzelerinin kullanıldığı plastik bölme. Su filtre malzemeleri arasından geçerken hava ile temas edip bakteriler sayesinde zehirli amonyak ve nitritin atılmasına yardım edilmesi. Bu ıslak/kuru filtrelerde bakteri gelişimini hızlandırır.
Amphibious (Amfibi): Karada ve suda yaşama yeteneği.
Anaerobic Bakteriler: Oksijensiz ortamlarda yaşayan bakteri çeşidi.
Anal Fin (Anal Yüzgeç): Balığın kuyruk bölgesine yakın, üreme organları ile kuyruk arasındaki yüzgeç.
Anabatoids: Atmosfer havasını soluyan balıklar, gurami,betta gibi.
Aerobic Bakteriler: Oksijenli ortamlarda yaşayan bakteri çeşidi.
Aragonite (Aragonit): Bazı deniz kabuklarının ve resif mercanlarının kalsiyum karbonat iskeletini oluşturan mineral.
Bacteria (Bakteri): Yaşamın başlangıçından beri varolan en ilkel tek hücreli canlılar, nitrojen çevrime yardım ederler.
Ballast (Balast): Floresan ve metal halide lambaların güç kaynağı.
Biological Filtration (Biyolojik Filtrasyon): Zehirli maddelerin parçalamasıyla oluşturulan süzme süreci. Bu parçalanma sürecinde yararlı bakteriler yardımı ile zararlı maddeler ayrıştırılarak daha zararsız hale getirilir, filtreler malesef zararlı maddeleri tamamen filtre edemiyor.
Barbel: Bazı balıkların ağız kenarlarında bulunan duyargalar kedi balıkları,yayın balıkları ve Loache türlerinde genelde yiyecek aramak için kullanılan anten benzeri organlar.
Berlin Method of Filtration: Canlı kaya ve protein skimmer kullanılarak yapılan biyolojik filtrasyon yöntemi.
Bicolor: İki renkli.
Brachiae: Solungaçlar, balığın solunumu ile ilgili organları.
Brachiocranium: Solungaçların yapısını destekleyen kılçıklı iskelet.
Brachiopoda : Saç gibi kaplı, kalp gibi atan bir beslenme organı ve sırt ile göğüs altı sübapları olan bir deniz yumuşakçası.
Brackish Water (Acı Su): Tatlı su ile deniz suyu arasında kalan bir çeşit su tipi, genellikle büyük göllerin veya nehirlerin okyonuslara aktığı yerlerde bulunur, tuzluluk oranı tatlısuya göre daha azdır.
Bubble Nest (Köpük Yuva): Kabaracık yuvası, labirentli balıkların yumurtalarını suyun yüzeyinde oluşturdukları kabarcıkların içene yerleştirdikleri yuva.
Buccal Incubation: Yumurtaları ağızda kuluçkaya yatırma.
Buffer (Tamponlayıcı): Suyun, içindeki pH değişimlerine dayanmasını sağlayan süreçtir. Suyun kalsiyum karbonat içeriği ne kadar fazlaysa tamponlama kapasiteside o kadar yüksek olur.
Caudal Fin : Kuyruk yüzgeçi, kuyruk.
Canine (Kanin): Diğerlerinde daha uzun,büyük ve konik şekilde olan diş.
Cannister Filter (Dış Filtre): Motoru ve haznesi akvaryumun dışında olan ve bir çift hotum yardımıyla suyu alıp temizleyen filtre.
Carbon Dioxide (Karbon dioksit): CO2 Canlıların ürettiği atık madde, bitkilerin fotosentez için kullandıkları temel ihtiyaç maddelerinden biri.
Carnivorous (Karnivor): Etçil, canlı balık avlayanlar.
Caudal Penduncle: Balığın kuyruğunu gövdesine bitiştiren dar kısım.
Calcium Carbonate (Kalsiyum Karbonat): CaCO3 Sert suda yüksek konsantrasyonlarda bulunan beyaz, kristalize bir mineral.
Cephalic Fins: Kafanın hemen yanında bulunan yüzgeçler.
Cheek: Balığın gözü ile kafası arasındaki bölge.
Chemical Filtration (Kimyasal Filtrasyon): Kimyasal reaksiyonla çözümlenmiş artıkların arıtılması.
Chiller (Soğutucu): Akvaryumun ısısını düşürmek için kullanılan soğutucu, akvaryum kliması.
Chloramine (Kloramin): Sular idaerisinin veya belediyelerin içme suyundaki mikropları öldürmek amacı ile kullandıkları kimyasal, balıklar için öldürücü, çeşitli su düzenleyiciler ile sudaki etkisi engellenebiliyor. Suyu uzun süre havalandırarak dinlendirmek kloraminin etkisini azaltmak için yeterlidir.
Chlorine (Klor): CL2 Sular idaerisinin veya beledeyelerin içme suyundaki mikropları öldürmek amacı ile kullandıkları kimyasal, balıklar için öldürücü olabiliyor, çeşitli su düzenleyiciler ile sudaki klorun etkisi engellenebiliyor. Suyu bir süre havalandırarak dinlendirmek klorun uçması için yeterlidir.
Chromatophores: Renkli pigment hücresi.
Cichlid: Asya, Afrika ve Güney Amerika'ya kadar uzanan bölgede yaşayan bir tür tatlı su balığının genel adı.
Cirri: Bazı soğuk su türlerinin gözünün üzerinde bulunan kısa bir organ.
Coitus,Copulation: Çiftleşme.
Conductivity (İletkenlik): Suyun geçirgenliği,iletkenlik.
Coral Sand (Mercan Kırığı): Mercanların ezilerek kum haline getirilmesi.
Cutis: Derinin iç tabakası,ikinci katmanı.
Daphnia (Su Piresi): Göllerde ve havuzlarda yaşayan küçük canlılar, su piresi
Deionizer: Mekanik ve kimyasal filtrasyonda çeşme suyunu akvaryuma vermeden önce suyun temizlenmesi işi yapan aygıt, bölüm.
Denitrification (Denitrifikasyon): Sudan azot ve azotlu bileşiklerin çıkarılma süreci.
Detritus: Akvaryum tabanına toplanan artıklar.