Empresyonizm hakkında bilgi

Aşk'a İnanmışt'ı

Genel Yönetici
Staff member
Katılım
28 Mart 2008
Mesajlar
23.243
Tepki puanı
2.147
Puanları
163
Yaş
40
Bulunduğu Yer
ŞANLIURFA
Tuttuğu Takım
GALATASARAY
Empresyonizm (İzlenimcilik), 19. yüzyılda ortaya çıkmış ve bütün sanat dallarını etkilemiştir. Sanatta dış etkilerin içe yansımasını- içte izler bırakmasını veya bu izlere dayanarak sanat eseri meydana getirilmesini savunan bir sanat akımıdır. Bu akıma, mensup olan sanatçılar, tabiatı gerçekte olduğu gibi, bütün ayrıntılarına bağlı kalarak değil, ancak ondan edinilen intibalar ölçüsünde ve niteliğinde anlatmayı gaye edinmişlerdir.

Empresyonizm (İzlenimcilik), 19. yüzyılda ortaya çıkmış ve bütün sanat dallarını etkilemiştir. Sanatta dış etkilerin içe yansımasını- içte izler bırakmasını veya bu izlere dayanarak sanat eseri meydana getirilmesini savunan bir sanat akımıdır. Bu akıma, mensup olan sanatçılar, tabiatı gerçekte olduğu gibi, bütün ayrıntılarına bağlı kalarak değil, ancak ondan edinilen intibalar ölçüsünde ve niteliğinde anlatmayı gaye edinmişlerdir.

Onlara göre sanatçı doğrudan doğruya, gerçeği değil de gördüklerinin kendisinde uyandırdığı duygu ve düşünceleri esas almalıdır. Sanat anlayışlarını varlığın realist ve objektif yorumu esası üzerine kurmak yerine, söz konusu varlığın sanatçıda uyandırdığı intibaları anlatmak, olarak açıklayan bu akıma İntibacılık adı da verilir.

İntibalar, sanatçıdan sanatçıya değişeceği ve her sanatçı, eserinde kendi intibalarını anlatacağı için, meydana getirilen sanat eseri, onu meydana getirenin tam kişiliğini ortaya koyacaktır. Bu özellikleri dolayısıyla empresyonistler, kendilerini çevreleyen dış dünyaya karşı ilgisizdirler. Onların dile getirmek istedikleri, kendi iç dünyalarıdır. Empresyonizm'de objenin kendisi değil, uyandırdığı intibalar önemlidir. Bu bakımdan realizmin karşıtıdır.

Empresyonizm (izlenimcilik), 19. yüzyılda Fransa'da ortaya çıkmış ve bütün sanat dallarını etkilemiştir bir akımdır. Özellikle doğadaki dış unsurların kişinin kendi içerisinde birtakım izlenim, duygusal iz bırakmasını savunan sanat ve edebiyat akımıdır. Bu akım içerisinde yer alan sanatçılar, doğayı, çevreyi olduğu gibi değil, dış unsurların görünüşünü değiştirmeden, kendi izlenimleri yardımıyla olmasını tasarladıkları bir biçimde yansıtmaya çalışmışlardır.

Resimde izlenimcilik, özellikle ışık ve renkten kaynaklanan görsel izlenimlerin tanımlanmasına adanmış olduğu söylenebilir. Bu akımı takip edenler tarafından, resmedilen nesne veya olaydan çok günün belirli bir zamanı, belirli bir ışıkta sanatçı üzerindeki izlenimlere önem verildi. Akımın öncüleri Claude Monet ve Camille Pissarro olarak kabul edilir.

Onlara göre sanatçı doğrudan doğruya, gerçeği değil de gördüklerinin kendisinde uyandırdığı duygu ve düşünceleri esas almalıdır. Varlığın gerçekçiliği ve nesnelliği ikinci plana atılarak, kişisel yorum ön plana çıkarılmıştır.

İzlenimcilikte, yorumlar ve izlenimler, sanatçıdan sanatçıya değişeceği ve her sanatçı, eserinde kendinde oluşan duyguyu ve izlenimi anlatacağı için, meydana getirilen edebî eser, yazarın veya şairin kişiliğine dair izler taşıyacaktır.

Bu akım Sembolizmin bir aşaması olarak kabul edilebilir. Zira temsilcileri arasında sembolizmin önemli temsilcileri de yer almış ve bu akımın etkilerini taşıyan eserler vermişlerdir. İzlenimciliğin özellikleri

Akımın en önemli özelliği bir izlenimin uyardığı duy
Bu akımın yazarı, doğrudan doğruya gördüğü gerçeği değil de, gördüklerinin ve izlediklerinin kendisi üzerinde bıraktığı izlenimi ve duyumu esas alır.

Daha çok edebiyatta ve resimde gelişmiştir.

Dış aleme, ondaki varlıklara ve nesnelere karşı ilgisizdirler.

Edebiyatta, resimde, müzikte okuyucunun, seyircinin, dinleyicinin eserle karşı karşıya gelir gelmez edineceği izlenim bu akımın tatlı, yumuşak, kucaklayıcı, canlı teması olmuştur.

Empresyonist sanatçının anlattığı dış dünya değil, dış dünyadaki varlıkların hayâle bürünmüş izlenimleridir.

Empresyonistler, etkici ve duygucudurlar. Zaten empresyon, etki - duygu anlamındadır.

Empresyonizm, esas olarak ve her şeyden önce özgürlüğün simgesidir, sembolüdür.

Hayale ve soyut betimlemelere yer verilmiştir.

Her şey sanatçının duyumuna bağlı olarak anlatılır.

Objenin kişi üzerindeki izlenimleri önemli olduğu için realizmin karşıtıdır.

Sanatçılar eserlerinde kendi iç dünyalarını dile getirmişlerdir.
 
Ce: Empresyonizm hakkında bilgi

değerli paylaşımın için teşekkürler
 
Back
Yukarı